Aftan yararlanan geriden geriye yapıların cezaları fek kaçınan

Temel Mahkemesi, 15/10/2020 tarihinde E.2019/7 numaralı dosyada, 3194 az İmar Kanunu’na eklenen arızi 16. maddenin dördüncü fıkrasında kayran düzlük “…tahsil edilemeyen…” ibaresinin Anayasa’ya karşıt olmadığına ve itirazın reddine değişmeyen verdi. 

İtiraz konulu duraç, bina anahtar belgesi verilen yapılarla ilgilendiren 3194 dar Yasa göre sunulan fakat öğrenim edilemeyen yönetsel mal cezalarının bozma edilmesini öngörüyordu.

Müracaat kararında kısaca, itiraz konusu kuralla idareye başvurarak bina anahtar belgesi alanlar üzerine elan önce yapılış edilip bile tahsil edilemeyen yönetsel servet cezalarının iptalinin öngörüldüğü, düzenlemenin bu hâliyle hukuken tıpkı gidişat ve durumda olmalarına karşın yönetsel mülk cezasını ödemiş olanları ödeme yapmayanlara göre dezavantajlı tıpkısı duruma düşürdüğü, bu durumun muadele ilkesiyle bağdaşmadığı belirtilerek kuralın Esas’ya marjinal olduğu doğacak sürülmüştü.

Mahkemenin değerlendirmesi şöyle:

“3194 çevrilmiş Yasa’un arızi 16. maddesi mucibince ruhsatsız yahut mezuniyet ve eklerine uymaz yapıların kayıt altına alınması ve bayındırlık barışının sağlanması amacıyla 31/12/2017 tarihinden önceki işlenmiş yapılar amacıyla çatı kayıt belgesi verilebilecektir. İtiraz konusu kurala bakarak çatı vasıta belgesi sunulan yapılarla ilgili sunulan ancak öğrenim edilemeyen yönetimsel servet cezaları fesih edilecektir.”

Kanunuesasi Mahkemesi’nin değerlendirmesi ise şöyle:

“Kuralın üstelik yer aldığı fıkrada, karşı kesilen idari dünyalık cezasını ödeyen çatı sahiplerine ilişkin değme hükme kayran verilmemiştir. İdari servet cezasını ödeyen çatı sahipleri yönünden bu cezaların iptalinin yahut öğrenim edilen meblağın iadesinin bahis konusu olmadığı anlaşılmaktadır.

Bina anahtar belgesi alanlar arasında, öğrenim edilemeyen yönetsel mal cezalarının yükümlüsü olan kişiler ile mezkûr ukubet kendisinden öğrenim edilmiş olan kişilerin karşılaştırma yapılmaya ergonomik olacak şekilde benzer durumda oldukları görülmektedir.

Mavera yandan sadece tahsil edilemeyen idari mülk cezalarının iptalinin öngörülmesi kanalıyla öğrenim edilemeyen yönetimsel servet cezalarının yükümlüleri ile cezası kendisinden öğrenim edilmiş olanlar beyninde ilki lehine değişik tıpkısı durumun oluşturulduğu açıktır.

Denklik ilkesinin gereği namına bire bir yahut analog durumda olanlar arasından ayrımsız kısmı lehine getirilen farklı düzenlemenin bire bir ayrıcalık tanınması niteliğinde olmaması üzere afaki ve akıllıca ayrımsız temele dayanması ve endazeli olması gerekir.

Arızi 16. maddenin gerekçesinde, devletin afet risklerine hazırlık kapsamında veri altyapısını oluşturmasının ve mali hamur elde etmesinin; ruhsata yeraltı bina sahiplerinin dahi mamure mevzuatına ihtilaf nedeniyle cemaat olamadıkları kâh türel imkânlara kavuşmasının hedeflendiği belirtilmiştir. İtiraz konusu kuralı içeren dördüncü fıkranın da çatı anahtar belgesi düzlük yapılarla ilgili elan ilk verilmiş katabolizma kararlarının ve öğrenim edilemeyen servet cezalarının nakız edilmesi yoluyla egemenlik ve belediyelerdeki hisse senedi yükünün azaltılması üzere düzenlendiği görülmüştür.

İtiraz konusu “…tahsil edilemeyen…” ibaresinin iptali talebi, bu ibareyi de içeren dördüncü fıkranın kapsamına öğrenim edilen yönetimsel mülk cezalarının de gönül edilmesi gerektiği iddiasına dayanmaktadır. Bu anlamda kuralın iptali 3194 az Yasa göre gerçekleşme ettirilmiş birlik servet cezalarının iptali ve nedeniyle tahsil edilmiş olan ceza bedellerinin iadesi sonucunu doğuracaktır.

İmar barışı kapsamında, daha önce tahsil edilen yönetimsel para cezalarının fek edilip edilmemesi anayasal duraç ve ilkelere ters olmamak kaydıyla kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamındadır. yasa koyucu imar barışı ile ruhsatsız ya birlikte ruhsata uymaz yapılarla ilişik namına -yapının yeniden yapılmasına veya kentsel transformasyon uygulamasına kadar bahsetmek kaydıyla- kullanılmamış aynı hukuki genişlik öngörmüştür. Dolayısıyla mamure barışı kapsamında yapılan düzenlemelerin bulunan problemleri çözmeye müteveccih olması, sona ermiş türel münasebat üzerinde serencam doğurmaması akıllıcasına görülebilir. Bu açıdan bakıldığında kuralla yönetsel nakdî ceza öğrenim edilemeyenler lehine yapılan ayrımın bayındırlık barışının amacı ile örtüştüğü ve bu amacın birlikte nesnel ve akıllıcasına tıpkısı temele dayandığı söylenebilir.

Antrparantez kuralın çatı taşıt belgesine müracaat süreci üzere muayyen bir döneme has ve o döneme ilişik muamelat ve uyuşmazlıklara uygulanabilecek eğreti benzeri madde kapsamında düzenlendiği, zımnında kalça ile tahsil edilen ve edilemeyen yönetsel mülk cezaları arasında yapılan ayrımın arızi durum taşıdığı vurgulanmalıdır.

Bu itibarla kuralın kentsel dönüşümün finansmanı için hamur elde etmeye ve hız ve belediyelerin iş yükünü azaltmaya müteveccih yasal bire bir tasavvur taşıdığı, iptalinin doğuracağı hukuki sonuçların bu amaçla örtüşmediği değerlendirilmiştir. Kuralın arızi niteliği gözönünde bulundurulduğunda öğrenim edilemeyen ve öğrenim edilen yönetsel mülk cezaları ortada yapılan ayrımın akıllıca ve objektif aynı temele dayandığı ve endazeli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.”

Esas Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralın Anayasa’ya yeraltı olmadığına ve itirazın reddine karar verdi.

Nüfusu 5’e katlandı! Yılbaşı için kiralık villa akını

Taciz iddiasına laf olan çiftlik 22 milyon dolara satıldı

UNESCO uyardı: 10 milyon hayat işini kaybedebilir

Sigaraya alacak ayarı

 

Share: