Türkiye’dahi ev sahibi yabancıların uyrukları dikkate alındığında Iraklılardan sonradan ikinci tam olan İranlılar, vatandaşlıkta ise önder konumda bulunuyor.
Vatandaşlık için madun sınırın 250 bin dolara düşürülmesi, yabancıların Türkiye’dahi gayrimenkule ilgisini artırdı.
Kullanılmamış yıla hızlı başlayan ve evvel 3 ayda 9 bin 618 adede ulaşan yabancıya hane satışında İranlıların payı ise değme geçen kamer yükseliyor. Türkiye’ye yönelik ilgisi küsurat İranlılar, ülkenin ayrı ayrı bölgelerinde eş sahibi oluyor.
Yılın ilk çeyreğinde büyüklük uyruklarına göre yabancılara yapılan konut eş rakamları incelendiğinde Iraklılara bin 781 satış yapılırken, İranlılar 946 hane aldı.
“İranlılar, yönünü Türkiye’ye çevirdi”
İranlılara basamak satışı, vatandaşlık ve müşavirlik hizmeti veren VIPTurkishPass’in yönetici ortağı Fatih Çayabatmaz, konuya ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, Eş 2017’dahi 1 milyon dolar olarak başlayan yabancılara yurttaşlık hakkının 18 Eylül 2018 bakımından 250 bin dolara düşürülmesinin hele İranlıların Türkiye’den basamak almaya yönelik talebini artırdığını söyledi.
Türkiye’den göz alarak yurttaşlık bürümek isteyen İranlılara her kalem müşavirlik hizmetini verdiklerini anlatım eden Çayabatmaz, “İranlıların geleneksel adına yeğleme ettiği vatandaşlıklar ortada KÖLE, Kanada ve SUTAŞ ülkeleri önceki sırayı alıyordu. Suriye meselesinin ortaya çıkması, milyonlarca insanın Avrupa’ya göç etmek istemesi ve KUL Başkanı Donald Trump’ın başa geldikten sonradan uyguladığı muhacir karşıtı politikalar İranlıların, yönünü Türkiye’ye çevirmesine hastalık oldu.” şeklinde konuştu.
Çayabatmaz, İran’ın ambargolar sonrası uyguladığı içe kapanma politikaları, ihracat ve ithalat yasakları ve etrafındaki ülkelerle yaşadığı sorunların Mürekkep Zenci Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Ana Deniz üzere Haliç ülkelerinde kâin tahminî 75 bin İranlı şirketin kapanmasına ve bu şirketlerin yönünü Türkiye’ye çevirmesine illet olduğunu söyledi.
Çarpışma söylentileri ve yaşanan askeri hareketliliğin, döviz piyasasındaki vehleten yükselişleri tetiklemekle kalmayıp siyasi ati ile ilişkin tedirginliklere de sefer açmaya başladığını rapor fail Çayabatmaz, ambargonun derinleşmesi ve kapsamının genişletilmesi, İran parasındaki değer kaybının devam etmesi ve cenk söylentilerinin; belirsizlikten bunalan İranlıların Türkiye’den hane satın alma taleplerini zait faktörler olduğunu vurguladı.
Çayabatmaz, “Gerekli sunumlar ve tanıtımlar ile makul bilgilendirme olursa birkaç sene ortamında 50-100 bin İranlının Türkiye’den ev alması uzak aynı ihtimal değil.” dedi.
Ocak 2017’bile sâdır kanunla 1 milyon dolara sülale sahibi ve yurttaş olma imkanı getirilmesi sonrası Ilkgüz 2018’e kadar geçen sürede 19 ülkeden 58 kişinin yurttaşlık aldığını nâkil Çayabatmaz, bahis konusu miktarın Ilkgüz 2018’bile 250 bin dolara düşürülmesinin ardından Küçük Ay 2019’a büyüklüğünde geçen 5,5 ayda 63 ülkeden bin 276 kişinin vatandaşlık aldığını ve vatandaşlık alanların 289’unun İranlı olduğunu bildirdi.
“Kolaylıkların ve avantajların olması İranlıların Türkiye’ye olan rağbetini artırıyor”
Fatih Çayabatmaz, şunları kaydetti:
“İranlıların bir kısmı paralarını tehlikesiz liman kendisine gördükleri Türkiye’birlikte kıymetlendirmek, bazıları bile İran bankacılık sisteminin yaptırım kapsamında olmasından kontekst Türk vatandaşlığının ticarette getirdiği avantajlardan fark etmek için Türkiye vatandaşlığı ahzetmek istiyor. Aynı kısmı birlikte Türk pasaportunun 114 ülkeye vizesiz antre hakkının olması nedeniyle turizm hizmetlerinden idrak etmek istiyor. Sair ülkelerde parasını yatırdıktan 2-3 yıl sonra yurttaşlık alabiliyorken, bu müddet Türkiye’birlikte 2-3 kamer kabil kısa ayrımsız müddet… Bu garip kolaylıkların ve avantajların olması İranlıların Türkiye’ye olan rağbetini artırıyor.”
İran’a yönelik ambargolar sonucu ülkedeki dünyalık biriminin değerinin düşmesinin insanları, paralarının değerini koruyabilecekleri ülkelere yatırım yapmaya yönlendirdiğini rapor fail Çayabatmaz, Türkiye’nin bu noktada öne çıktığını, vergi dairesinden alınan aynı alacak numarası ve pasaport tercümesi ile İranlıların Türkiye’nin rastgele yerinden hane, taşıt alabildiğini ve kolaylık müşareket kurabildiğini anlattı.
“İki büyüklük arasındaki sosyokültürel alışmışlık bu taleplere çok yüklülük ediyor”
VIPTurkishPass Idareci Ortağı Çayabatmaz, iki talih arasındaki sosyokültürel yakınlığın bu taleplere çokça bastırık ettiğini vurguladı.
İstanbul’un, turizm ve iş merkezi olmasının İranlıları çıktı cezbettiğini, hem sülale ahzetmek hem hisse senedi kurup dış alım ve dış satım açmak isteyenlerin İstanbul’u tercih ettiğini, turizm ve dinlence üzere de Antalya’nın ilgi gördüğünü tabir eden Çayabatmaz, eskimemiş gözde şehirlere ilişkin dahi şu değerlendirmelerde bulundu:
“Akıbet dönemde Bursa ve Trabzon kabilinden şehirlerimiz civar plana daha çok. İranlıların buralara kayda değer aynı talebi bahis konusu. Bursa’nın yeşil olması ve İran’ın şimal bölgesine benzemesi burayı yeğleme edilir kılıyor. Trabzon’un ise hem iklimi hem birlikte denizi, İranlıların bu tarafa yönelmesine bozukluk oluyor.”
