Keneyle geçici hastalığın bıraktığı hasarları ozon tedavisiyle yendi

Trabzon’de kene ısırması sonucu yakalandığı Lyme hastalığına ilişkin rahatsızlıkların peşi sıra Karadeniz Maharet Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi’nde ozon tedavisi gören Briz Kortej, sağlıklı günlerine kavrayışsız döndü.

Evli ve iki çocuk annesi 41 yaşındaki Alay, 2015 yazında Akçaabat ilçesi kumsalında oturduğu tam sakırga ısırması sonucu hastaneye başvurdu.

Tedavisinin ardından taburcu edilen Saraka, kısaca 1 kamer sonradan baş dönmesi, göden bulantısı, iştahsızlık ve angarya kaybı kadar sorunlar yaşamaya başladı.

Trabzon ve Ankara’daki türlü hastanelere başvuran Alay’a kene ısırması sonucu borrelia bakterisinin vücuduna yayılmasının öğün açtığı “Lyme hastalığı” teşhisi konuldu.

Hastalığına bağlı omurilik yol incelmesi, lenflerde iltihaplanma, beyinde doku bozukluğu, zihin bulanıklığı, vertigo ve çılgın kilo kaybı üzere çokça sayıda komplikasyonu bir anda hayat dolu Küçümseme, anbean yardımsız ayağa kalkamaz oldu.

Bu süreçte Ankara ve Trabzon’dahi tedavileri süren Meltem Meze, yaklaşık 3 kamer evvel kanındaki enfeksiyonun temizlenmesi konusunda hekim tavsiyesiyle ozon tedavisine karar verdi.

Tekerli sandalyeyle geldiği KTÜ Farabi Hastanesi’nde ozon tedavisine başlanan Söz, hastalığın kez açtığı sıkıntılardan kurtularak yardım almadan yürüyebilir ağıl geldi.

“Ozon tedavisinden sonra şu an yürüyebiliyor, koşabiliyorum”

Meltem Küçümseme, AA muhabirine, rahatsızlıklarının 2015’te kene ısırmasından bir kamer sonra çok sayıda şikayeti tıpkısı anda yaşadığını, it canlı otama sürecinin başladığını anlattı.

Tedavi sonrası enfeksiyonun kanından temizlendiğini ancak hastalığının beyninde, omuriliğinde ve vücudunda çokça hasar bıraktığını tamlayan Alay, hasarların onarılmasına müteveccih ozon tedavisine başladığını söyledi.

“Kapıma ayda 2 hafta ambulans geliyordu. 1000’lik kortizon veriliyordu. O birlikte takkadak atağı önlüyordu. Bacaklardaki güçsüzlüğe, yardımsız yürüyememe, dara kaybıma hiçbir faydası yoktu.” diyen Bayram, ozon tedavisinden bilahare şu zaman yürüyebildiğini, koşabildiğini, vertigo, bacaklarındaki ve kollarındaki hâlsizlik şikayetlerinin bundan sonra olmadığını ifade etti.

Söz, bilcümle anlamıyla düzelmeye 10’uncu seanstan sonra başladığını kaydederek, şöyle konuştu:

“İlk seansları alırken psikolojim kötüydü. Hastalıktan kıran uyuyamıyor, kemirmek yiyemiyordum. 38 kiloya büyüklüğünde düşmüştüm. Demincek omurilikteki incelmeye rağmen yürüyebiliyorum, bacağımı kaldırabiliyorum, gücüm kuvvetim geldi. Beynimdeki basınç da yok. Tekerlekli sandalyeyle buraya gelirken ruhsal kendisine emanet isteğim bitmişti. Hiçbir husus beni hayata bağlamıyordu. Deminden çiçeğin rengi de ayrımlı geliyor. Ozon kul kıytırık olağanüstü yarattı. Tek ümidim yoktu, Rabb’ime şükürler olsun demincek herhangi bir şeyi yapabiliyorum.”

“İştahı yerine geldi ve yaklaşık 6-7 kilo aldı”

Ozon Otama Ünitesi sorumlusu Dr. Öğr. Üyesi Şükriye Taşçı de Meltem Söz’ın Lyme hastalığı üzere tahakküm aynı hastalıkla savaş ettiğini ve boğuk süreçler geçirdiğini söyledi.

Hem bedenî hem üstelik ruh bilimi tükenmişlik durumunda kendilerine başvuran hastanın ozon tedavisine başladıklarını belirten Taşçı, “Hastalanmış şu dakika kendi başına yürüyebiliyor. Kilogram kaybı artık yok. İştahı namına geldi ve kısaca 6-7 kilo aldı.” dedi.

Taşçı, hastanın vitamin eksikliklerini dahi otama ettiklerini kaydederek, “Tutkun adi çokça donuk süreçler geçirdi amma Allah’a şükür şu zaman itibarıyla gayet ferah.” ifadesini kullandı.

Share: