İngiltere merkezli yurt uygulayım bilimi şirketi Homsters’in CEO’su Andrew Olejnik, Türkiye’nin yeryüzü yüksek gizil taşıyan 10 küresel gayrimenkul pazarından biri olduğunu ve satışlardaki mevcut duraklamanın peşi sıra pazarın yeniden aceleci tıpkısı yükselişe geçmesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Gelişmekte olan ülkelerde devalüasyonun peşi sıra genel kendisine aynı talep daralması yaşandığını, fakat bu aşamayı seçme devir aynı “istek patlaması”nın izlediğini belirten Olejnik, pazarda baş aşağı ve çıkışların alışılagelen karşılanması gerektiğini ve Türkiye’nin genişlik faziletli gizil sunan pazarlardan biri olmayı sürdüreceğini rapor etti.

TÜİK verilerine göre, Ocak-Ağustos döneminde Türkiye genelindeki birinci ahali basamak satışları geçen yıl aynı döneme göre yüzde 0.2 düşüşle 405 bin 856 sayı namına gerçekleşti.

Bir Numara el basamak satışlarındaki düşüş serencam aylarda bulutsuz kuzuluk gelirken; haziran kocaoğlan özelinde yüzde 26, orak ayı ayı özelinde yüzdelik 7, ağustos ayı özelinde ise yüzdelik 13 civarı geriledi.

Kazakistan, Rusya, Sırbistan ve Macaristan’bile yatırımları bulunan Homsters, Türkiye’birlikte Doğan Grubu ortaklığı ile hayata geçirdiği Hürriyet Emlak Projeland ile canlılık gösteriyor.

“Almanya ve Avustralya’dan de ateş parçası tıpkı münasebet”

Homsters namına yurt piyasasının sunduğu nazik potansiyelin etkisiyle Türkiye’dahi yatırım kararı aldıklarını tamlayan Olejnik, “Dünyadaki hep gayrimenkul piyasalarını karşılaştıracak matematiksel benzeri modellemeye sahibiz. Bu modelleme ortaya koyuyor kim, Türkiye dünyadaki yeryüzü sargı alımlı 10 pazardan biri” dedi ve ekledi: “Türkiye, hele basamak piyasasında gerçekleşen almanak muamele sayısı bakımından dünyanın bildirme nazik taşınmazlar pazarlarından birisi. Her yıl 1 milyonun üzerinde alışveriş işlemi gerçekleşiyor. Bu da Türkiye’yi Almanya, Avustralya üzere hayatiyetli pazarlardan de elan şişman kılıyor.”

Temas pazarda iniş ve çıkışlar yaşanabileceğini; hele gelişmekte olan mutluluk pazarlarındaki volatilitenin alışılagelen karşılanması gerektiğini belirten Olejnik, “Gelişmekte olan ülkelerde değer düşürümü ile birlikte ayrımsız seri çizgi kalıbı gözlüyoruz. İlk yerine tıpkısı alışılmadık ve panikleme süreci ile insanlarda tek özdek satın almama eğilimi kelle gösteriyor. Türkiye’dahi şu anda gördüğümüz öz da bu. Bu sürecin ardından insanlarda henüz bereketli çözümleme etme ve mukayese ika eğilimi gözlüyoruz. Üçüncü aşamada yaşanan husus ise satışlarda baştan artma.” şeklinde konuştu.

Olejnik, “Yani geçmiş ‘hiçbir şey satın almayacağım’ şeklindeki tutumda ayrımsız patlama. Bilahare talepte ağırbaşlı ayrımsız artma ve sunma sonunda de istek patlaması. Şu anda Türkiye’de önce aşamadayız. Ancak bu sonsuza kadar sürmeyecek. Türkiye’bile üstelik yeniden tıpkısı irade patlamasına akıllıca azimet olacak. Zira emlak ihtiyacınızı sonsuza kadar erteleyemezsiniz. İnsanlar değme yiyecek altında hala evleniyor, boşanıyor ya da çocukları oluyor ve elan serbest evlere ihtiyaç duyuyor.” değerlendirmesini yaptı.

‘Alıcılı piyasa’ dönemi

Şu anda bir nice dirilik üzere satın alma davranışları açısından pres benzeri dolaşma olabileceğini anlatım eden Olejnik, “Tabi kim karar verirken temkinli olmak gerekebilir. Fakat benzeri zamanda çokça enteresan tıpkısı aktarılma de. Zira firmalardan haddinden fazla balaban indirimler elde edebildiğiniz ve “kamera piyasası”nın hakim olduğu tıpkısı dönemdeyiz… Antrparantez hükümet programları uygulamaya geçiyor. Taşınmazlar sektörü amacıyla, mortgage amacıyla teşvikler hayata geçiriliyor. Hep bunlar olumlu gelişmeler” diye niteleyerek konuştu.

Bir Nice ev geliştiricisinin fiyatlamalarda da “düzeltme”lere gittiğine özen calip Olejnik, konut projelerinin bu süreçte henüz realist ve asetat fiyatlarla piyasaya çıkıyor olmasını da alıcılar açısından bir avantaj adına niteledi.

Bu dönemin kendileri için birlikte iri ayrımsız vesile sunduğunu belirten Olejnik, “Zira bölük alacaklar daha fazla araştırı, referans ve yardıma gerekseme duyuyor. Bölük geliştiriciler üstelik projelerinin etkinliğini artırmanın, projelerini tükeci ile elbet buluşturacağının yollarını arıyor. Bu süreçte bizimki gibi projeler haddinden fazla hareketli olabiliyor” dedi.