Çalışanlara göre aksiyon dünyasının geleceği ‘ferdî markalar’

PwC Türkiye, Geleceğin Mesai Hayatına dair Umutlar ve Endişeler Araştırması 2021 ile ülkemizdeki himmet hayatına ve çalışanların elbette hissettiklerine dayalı kapsamlı bir ifade ortaya koyuyor.

Araştırmada; 25 ayrımlı şehir ve 29’u aşkın sektörden, değişik büyüklüklerdeki şirketlerde çalışan 414 dirilik meydan aldı. Değişik yaş gruplarından katılımcılar, say hayatının geleceği, bunun bireylere olan etkileri, işverenlerden beklentileri ve geleceğin yetkinliklerine müteveccih soruları yanıtladı.

Türkiye’deki çalışanların %42’si işlerinin geleceğinden keder ederken, toptan araştırmalarda bu ihtişam %50. Katılımcıların %59’u işin geleceği ve ati nesillere etkisi üzerine bulut duyuyor. Kadınların %49’u, erkeklerin ise %36’sı ise iş dünyasının geleceğinin kendilerine etkileri üzerine endişeli.

İş yaşamının geleceği ‘zatî markalar’

Araştırmaya katılanların %64’ü, anadan görme işe kurum modelinin değişeceğini, şirketlere becerilerini satacakları ‘kişisel markaları’ olacağını vurguluyor. Küresel araştırı sonuçlarında bu fehamet %48 olurken; Türkiye’da hisse senedi piyasasında rekabetin faziletli olması, Gig işlerin artması, Z jenerasyonunun içtimai iletişim araçları ve freelance işlere yatkınlığı gibi sebeplerle, kişisel markalara olan yiğitlik ve beklentinin global araştırmaya bakarak henüz efdal olduğu görülüyor. Buna melfuf kendisine, katılanların %51’i gelecekte haddinden fazla birkaç insanın kip, uzun dönemli işleri olacağını düşünüyor.

Çalışanlara bakarak teknoloji riziko değil, vesile uzlaştırıcı

Teknolojik gelişmeler ve otomasyonla gelişigüzel önümüzdeki yıllarda mesleklerin geçerliliğini yenilgi riski artıyor. Çalışanların %30’u 5 yıl içinde işlerinin kaybolacağını düşünürken, bu büyüklük küresel araştırı sonuçlarına (%39) nazaran Türkiye’bile elan nikbin tıpkısı safiha olduğunu gösteriyor. %30’luk bir kesim ise, mesleklerini otomasyondan yüklenmek üzere amme otoritelerinin harekete geçmesi gerektiğini belirtiyor. Bu oran küresel sonuçlarda %60 olurken, Türkiye’deki çalışanların mesleklerinin geleceğini koruma noktasında amme otoritelerine elan az yüklülük yüklediği görülüyor. Katılımcıların %48’i otomasyon cihetiyle birçok kişinin işinin riziko altında olmasından endişe duyuyor. %73’lük büyük aynı uyuşma ise teknolojinin risklerden çıktı okazyon sunduğunu düşünüyor. %68’i birlikte teknolojik gelişmelerin hareket olanaklarını iyileştireceğini düşünüyor.

%87’lik uyuşma melez faaliyet modeli istiyor

Pandemi sürecinde iş dünyasında yaşanan güzel değişiklikler, çalışanların önceliklerini üstelik etkiliyor. Araştırmaya katılan 18-35 gözyaşı grubu katılımcıların %38’i kendi işini taharri etmeye, gelirlerini artıracak fırsatları değerlendirmekten (%14) imdi önem veriyor. 35-54 gözyaşı grubu ise ayırt mucit tıpkı iş yapmaya öncelik veriyor. 18-25 gözyaşı grubu, %16’lık izzet ile gelişim güvencesi ve tafsilatlı dönemli çalışmayı daha beş altı yeğleme ediyor.

Katılımcıların %65’i fark yaratan aynı hareket yapabilecekleri yahut inisiyatif alabilecekleri himmet ortamlarına önem verirken, %87’lik büyük bire bir kesim katışık (hibrit) çalışma modeli istiyor. Bu fehamet global araştırı sonuçlarında %72. Araştırma sonuçlarında, evden çalışmanın kadın ve erkekleri farklı etkilemesi de dikkat çekiyor. Sonuçlara göre; kadın çalışanlar, ağız ağıza mevhum çalışmayı daha aşkın tercih ediyor.

Becerilerini baştan geliştirmeye hazırlar

Türkiye’deki çalışanlar, gelişmelere göl ayağı becermek ve hareket yaşamına devam edebilmek için yıpranmamış beceriler kazanmaları gerektiğini düşünüyor. Ülkemizde çalışanların %48’i pandemi sürecinde sayısal becerilerini geliştirirken; %89’luk uyuşma ise gelecekte bile çalışabilir durumda girmek için yeni beceriler öğrenmeye yahut baştan eğitim bilimi almaya hazır olduğunu söylüyor. Global araştırmada ise bu cesamet %77.

Zihayat yöneticiler dört zaman çalışmaya hamam bakıyor

 

Alarga mesai Lloyds’a yazıhane binasını kaybettirebilir

 

Share: